Çelik Sigorta ve Brokerlik CEO’su Abdullah Özcan, Sigorta ve Bireysel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun (SEDDK) geçen ay yaptığı düzenlemeyle Zorunlu Deprem Sigortası’nın (ZDS) yerini Zorunlu Afet Sigortası’na (ZAS) bırakacağını söyledi. Özcan, yeni düzenlemeyle birlikte evin içindekilerin de hem deprem hem de su baskını kapsayacak ZAS kapsamına alınacağını, sigortalıların ek konut paket sigortası satın alma maliyetinden kurtulacağını söyledi.
Yeni yönetmelikte iş yeri ve sanayiye yönelik deprem sigortası kurallarında önemli değişiklikler yapıldığına dikkat çeken Özcan, işyerleri için 400 bin lira olan sigorta bedelinin 2 milyar liraya çıkarıldığını belirtti.
Türkiye’de her yıl ortalama 200’ün üzerinde sel ve su baskını yaşanıyor. Geçtiğimiz yıl Sinop, Bartın ve Kastamonu’da yaşanan sel felaketi 590 milyon liranın üzerinde hasara yol açmıştı. Sigorta sektörü bu hasarın yalnızca yüzde 18’ini ödedi. Yani hasarın yüzde 80’e varan kısmı sigortasız oluştu. SEDDK’nın deprem gibi sel hasarlarının ekonomi üzerindeki yükünü hafifletmek amacıyla uzun süredir üzerinde çalıştığı bütünsel afet sigortası projesinde son adımlar atılmaya başlandı. DASK kapsamındaki zorunlu deprem sigortasının yerini Zorunlu Afet Sigortası alıyor.
Çelik Sigorta ve Brokerlik CEO’su Abdullah Özcan, öngörülen değişikliklerle Zorunlu Deprem Sigortası’nın yerini Zorunlu Afet Sigortası’na bırakacağını belirterek, sistemin sigortalılar açısından çok daha avantajlı hale geldiğine dikkat çekti ve şunları söyledi:
“DASK hem depremi hem de su baskını teminatını sağlayacak. Düzenlemeyle birlikte evdeki eşyalar da ZAS kapsamına girecek. ZDS kapsamında sadece konut sigortalı olduğundan sigortalılar, eşyalarının sigorta kapsamında kalması için ayrı bir konut paketi poliçesi satın almak zorunda kaldı. Bu da sigortalıya ek maliyet getirdi. Ancak burada küçük bir detay var: Sigortalı evde malların da sigorta kapsamına girebilmesi için kiracılık kuralı aranacak. Bir diğer önemli nokta ise Zorunlu Deprem Sigortası olmayan konutlara konut paketi politikası kapsamında deprem teminatı sağlanmayacak. Böylece DASK sigorta bedelinin üzerindeki hasarlardan sigorta şirketi sorumlu olacak.”
SEDDK’nın yeni şartlara göre yayınladığı örnek tabloya da değinen Özcan, “Ev sigorta bedeli 1 milyon 200 bin lira, DASK teminat tutarı ise 300 bin olan birinci derece deprem bölgesindeki bir evin sigorta bedeli 900 bin lira olacak ve sigortalı bunun için 1.692 lira prim ödeyecek. ” söz konusu.
Yeni düzenlemeyle birlikte teminatların da artacağını kaydeden Özcan, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Şu anda DASK’ın birim metrekare fiyatı 3 bin 16 lira. DASK, 100 metrekarelik bir eve ortalama 301 bin 600 lira garanti veriyor. En yüksek garanti bedeli ise 640 bin lira. Yeni düzenlemeyle DASK’ın 100 metrekarelik ev için ödeyeceği bedel 603 bin lira olacak. En yüksek kefalet tutarı 1 milyon 280 bin liraya güncellenecek. Öte yandan DASK politikası da enflasyona endeksli olacak. Sigortalı evin maliyeti de her ay TÜFE’ye göre belirlenen enflasyon oranında artacak. Ancak bu artış prime yansıtılmayacak; Sigortalı ZAS alırken bunu bir kere ödeyecektir. Poliçe yenilemelerinde güncel fiyat üzerinden ödeme yapılacaktır. DASK politikası enflasyona endeksli olacağı için zeyilname sorunu yaşanmayacak. Kahramanmaraş depreminde sigorta şirketleri ile sigortalılar arasında en büyük sorun burada yaşandı. “Ek eki olanlar artan teminatlar üzerinden hasarlarını alırken, olmayanlar eski fiyatlara göre daha düşük ödemeler aldılar.”
Muafiyet alarak priminizi düşürebilirsiniz
Yeni sistemde sigorta şirketlerinin konut deprem sigortasında yüzde 2 oranında muafiyet uygulayabileceğine işaret eden Özcan, “Yani sigortalı, oluşabilecek hasarın bir kısmını karşılayabilecek. Muafiyet yüzdesi arttıkça sigorta şirketleri primi düşürecek. Örneğin sigortalı yüzde 10 muafiyet talep ederse sigorta şirketi fiyatta yüzde 35’e varan indirim uygulayacak. “Bu nedenle sigortalının belli bir miktar küçük hasara uğraması durumunda daha az prim ödeme imkanına sahip olacak” dedi.
Yeni düzenlemeyle işyerleri ve sanayilere yönelik deprem sigortası koşullarında önemli değişiklikler yapıldığını belirten Özcan, işyerleri için 400 bin lira olan sigorta tutarı limitinin 1 Ağustos itibarıyla 2 milyar liraya çıkarıldığını kaydetti.
Politika artış oranı düştü
Kahramanmaraş depremi öncesinde Türkiye’deki konutların yüzde 55,10’unun DASK poliçesi olduğunu, bugün sigorta oranının yüzde 58,70’e çıktığını belirten Özcan, “Deprem öncesinde Türkiye’de 20 milyon konutun 11 milyonu zorunlu depreme karşı sigortalıydı. Bugün 11,7 milyon konut sigortalı. Sigorta oranının en çok Doğu Anadolu’da arttığını görüyoruz. Doğu Anadolu’da 868 bin konutun 442 bini sigortalı olurken, bugün sigortalı konut sayısı da 498 bine yükseldi. Ancak son aylarda poliçe satışlarında azalma görüldü. “Depremden sonraki ilk üç ayda 1 milyon yeni poliçe yapıldı ancak sonrasında poliçe yapma hızı yavaşladı” dedi.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı
